Bisiklet turlarimin finansmani icin sanatsal olan fotograflarimin telif haklarini satisa cikarmaya karar verdim. Ilgilenen olursa sayfanin ozel mesaj butonundan veya baymineral@gmail.com adresinden satin almak istedikleri fotograflarin linkleri ve fiyat teklifleriyle birlikte bana ulasabilirler. - Baki Berk Kayalar

26 Mart 2013 Salı

B4 V2 V2-1: İzmit-Baltaköy: 19-26.09.2012

Bu fotoğrafların izinsiz kullanımı tehlikeli ve yasaktır.

Bâki Berk Kayalar' ın 2012 yazındaki iki numaralı uzun bisiklet turu. İzmit-Güzelçamlı-İzmit

1. Gün:

Sabah sorunsuzca hızlıca Karamürsel' e girdim. Hafifçe yağmur atıştırıyordu. Karamürsel-İznik yolundaki ilk yokuş pek sıkmadı. Yalakdere transit. Kızderbent öncesinde çeşme başı molası verdim. Kızderbent rampası da sıkmadı. Boyalıca' da çay molası verdim. Boyalıca-İznik arasında bir traktörle kapışmama rağmen siyah nefis incirlerle de doyunmayı ihmal etmedim. İznik' te çay molası verdim. İznik' te "otobüsle niye gitmiyorsun?"  sorusuna "öyle daha zor oluyor, daha çok yoruluyorum" dedim. Bisiklete alıştığım için gerçekten de öyle geliyor. İznik-Yenişehir yolundaki dik rampada çeşme var dedikleri için şişemi doldurmayınca büyük bir hata yaptım. Akan çeşme rampanın tepesindeymiş ve bu yüzden zor anlar yaşadım, susuzluk çektim. Yenişehir' e olan iniş tatlı, geniş ve düz. Yenişehir' de okul çocukları her yerdeydiler. Yiyecek bir şeyler aldım. Sonra İnegöl yolundaki ilk benzinciye gittim ama pisti. İleride orman yangını ekiplerine uğradım. Kabul etmediler. Yolun biraz içindeki su depolarının olduğu yere gittim. Iy mıy filan ettiler, ama hiç uğraşmayıp ikna etme işini  anneme havale edince sorun çözüldü. Kimliğimi evde unuttuğumu bu aralar fark ettim. Dedeciğimin söylediğine göre Yenişehir' in köpekleri meşhur diye biliyordum. Meğer ki köpekleri değil, köpük helvası meşhurmuş.

122.29 klm > 122.29 klm toplam.
17.41 km/h ortalama, 48.48 km/h en yüksek hız.

Tüpraş.


Halıdere.


Karamürsel.




Karamürsel-Oluklu-Karaahmetli rampası.




Karaahmetli-Yalakdere arası.



Valideköprü-Kızderbent arasındaki çeşme molası.


Kızderbent.


Kızderbent-Boyalıca yolu.





Boyalıca.



Boyalıca-İznik.



İznik.





İznik-Yenişehir yolundaki dik yokuş.





Rampanın tepesine yakın bir yerde bulunan suyu buz gibi olan bu çeşme, bana vaha gibi geliyor.



Yenişehir.










Yenişehir' in güneyindeki belediye su depoları mevkiindeki kamp alanım.




---

2. Gün:

Rahatsız bir uyku. Sivrisinekler yetmiyormuş gibi kediler beni taciz etti. 05.55' te yola çıkıyorum. İlk 10 kilometrelik yol, karanlık ve zevkli. Söylemiş ve Ayaz köylerinden yaptığım geçişleri, Reggio Calabria' daki Palmi geçişime çok benzettim. Kendimi gece treni gibi hissediyorum. İnanılmaz zevkli bir sürüş. İnegöl' de pek durmuyorum. İnegöl' de çoban köpeklerinin birisi bana gelmek istedi sahibi amca "a**** k***munun köpeği" dedi. :D

İnegöl-Eskişehir yolunda bir süre ilerledim. Yol nefis. Tavşanlı yoluna girdim. Tatlı tatlı çıkıyorum. Tahtaköprü Köyü girişindeki aromatik üzümlerle donanmış asmadan siyah üzüm topluyorum. Tahtaköprü' de uzun mola. Halk sıcakkanlı. Kocayayla Geçidi rampası uzun, orta diklikte, geniş, sakin ve bol sulu. Tepe kısımlarında can sıkıcı bir kaç iniş çıkış var. Domaniç' e iniş güzeldi. İnişin sonuna doğru girdiğim bir çukur, yüreğimi hoplattı. Muhacirler Köyü rampası çerez gibiydi. Tunçbilek geçişinde zemin çok bozuktu. Go Pro, kaydetmedi sanınca içim rahatlasın diye kahvenin birine yanaşıp cihazı bilgisayara bağlayıp kontrol ettim. Çay ikramının ve alışverişimin ardından Tunçbilek çıkışındaki benzinciye sorunsuzca kuruldum. 

103.76 klm > 226.05 klm toplam.
14.69 km/h ortalama, 45.59 km/h maksimum hız.

Yenişehir' de sabah. Saat 05.30 civarı.




05.55' te yoldayım.


Yenişehir-İnegöl karayolu.


Yol kenarında bir baraj. Tarım alanları katledilmiş.


Yenişehir-İnegöl yoluna devam.





İnegöl' e hiç girmiyorum.







İnegöl-Eskişehir yolundan ayrılıp, Tavşanlı istikametine saptım.




Geride bıraktığım hafif dik çıkış.


Tahtaköprü Köyü, aromatik siyah üzüm molası. 


                                                                       Tahtaköprü.


Tahtaköprü-Kocayayla Geçidi yolu.










Durabey.


Domaniç.


Tunçbilek.


Tunçbilek kamp alanım.


---

3. Gün:

Yanında yattığım duvar, gün içinde ısındığından gece bana sıcaklık vererek zeminde iyi uyumamı sağladı. Fakat sabah karanlığında 10 derecelik sıcaklıkta tulumdan çıkıp, toparlanma ve zifiri karanlıkta Tavşanlı' ya pedallama aşaması beni tit tir titretti. 

Tavşanlı tren istasyonunda mola verdim. Kahvaltı, WC v.s. Trenciler beni turist sandıklarından bana yanaşmadılar. Tunçbilek-Emet karayolu oldukça sürükleyici başladı. Tatlı ve virajlı iniş, çok zevkliydi. Takiben çıkışlar başladı. Çıkış eğrisi ilk başta zevkli gelse de bir süre sonra baymaya başladı. Emet girişindeki son parça çıkış beni pek sıktı. Emet-Hisarcık arası iniş ağırlıklı ve tabiki hızlı. Emet' ten sonraki bir iniş parçasında karşı yönden kara dumanlar çıkara çıkara gelen TIR' a burun tıkama işareti yapınca cevap olarak selam aldım. Hisarcık merkezinde çizgi bağlamak için çarşı içinde biraz dolaşınca muhtemelen bakışları üzerime çektim. Hisarcık çıkışındaki rampada bir evin teyzeleri bana üzüm ikram ettiler.

Gölcük Dağı tırmanışı çok dik kesimler içerse de pek sıktığını söyleyemem. Bu yol oldukça sakin ve vahşi yaşama müsait olduğundan vahşi hayvan çıkar diye tırsıyorum. Kurt çıkabilir denmişti. Kurtların varlıklarını hayal ederken gri renkli bir çoban köpeği beni fazlaca ürküttü. Neyse ki çobanı yanındaydı. Bu geçidin tepesindeki iniş çıkışlar sıkıcı oldu. Bir türlü büyük iniş başlamayınca insan psikolojik olarak sıkıntıya uğruyor.

Tepeye yakın bir yerde ufak bir göl var, ama yanına gitmedim. İdeal kamp alanı. Ters rüzgârlar eşliğinde aşağı indim. Eynel Kaplıcaları'nın bedava kampa izin vermediğini bilsem de şansımı denedim, ama "belediye izin vermiyor" bahanesiyle izin vermediler. Son gelişimde uğradığım bakkal beni tanıyınca "ne böyle ikide bir Simav' a geliyorsun" sorusunu sordu. Çitgöl Kaplıcaları ise son gelişimde olduğu gibi sorunsuzca izin verdi. Demek ki belediye sadece bahaneymiş.

113.57 klm > 339.62 klm toplam.
14.72 km/h ortalama, 44.30 km/h en yüksek hız.

Tunçbilek' te sabah. 





Tavşanlı İstasyon.





Tavşanlı-Emet yolu.


İlerideki rampayı çıkmak yerine sol tarafa doğru anayolu takip edip keyifli bir inişi yapıyorum.




Emet.




Hisarcık.




Hisarcık-Simav karayolu.












Birinci Türkiye turumda kaldığım çardağa aynı şekilde kuruluyorum.


---

4. Gün:

İlk kaldığım zamanın sabahındaki gibi güne sıcak kahve yaparak başlıyorum. Birisi bana Simav minibüslerinin nereden kalktığını sordu. Önerimle yol kenarında beklemeye başladı. Simav' da bir lokantaya yanaşıp mercimek çorbası içiyorum. Bolca muhabbet, çay v.s. Lokantacı, Simav' ın yatırım almamasından şikayet etse de "para kazanılmaya başlandığı zaman insanlar değişiyorsa, bırakın Simav gelişmesin" dedi. Simav çıkışında çizgi bağlıyor ve Yeşilköy' e doğru gidiyorum. Tarihi, güzel bir köy. Yeşilköy rampası sıkmadı. İnişi keyifli. Sonra Kuşu' ya geldim. Kuşu' dan sonra duvar gibi kısa iniş ve çıkışlar vardı. Sonra gelecekte Kapadokya benzeri bir görünüm alacak olan bir yöreden geçtim. Bu civarda manzaralar güzel olsa da sık iniş çıkışlar beni bir hayli sıktı. Uzun bir inişin ardından girdiğim Şehirlioğlu' da yön tayini yaparken benle muhabbet eden traktörcü ben Selendi' ye hareket ettikten sonra peşime takıldı. Traktörünü zorlamasına rağmen iniş eğrisi olduğundan beni yakalayamadı. Selendi' de pek durmadım. Bir kaç kilometre sonra rampa başındaki bir benzincide durdum. Selendi ile Uşak-İzmir yolu arası yeni stabilize kaplanmış. Rampa çok dik değil. Hoş virajlar var. Ben rahat çıktım. İnişi düz, dik ve tehlikeli. Bu yüzden tersi istikamette çok sıkıcı gelebilir. İzmir yolu kaymak gibi. Kendimi otoyola çıkmış gibi hissettim. Günün yorgunluğu basmaya başlamış olsa da yolun temiz olması bana iyi geldi. Önceden planladığım gibi Körez Köyü' ne girdim ve burada çok iyi karşılandım.

97.86 klm > 437.48 klm toplam.
15.89 km/h ortalama, 46.49 km/h en yüksek hız.

Simav/Çitgöl Kaplıcaları' nda sabah.






Simav' da çorba.


Simav' ın bu tarihi camisi, deprem fırtınalarında zarar görmüş ve ibadete kapatılmış.


Simav-Yeşilköy arası.



Yeşilköy.





Yeşilköy-Kuşu yolu.




Kuşu' da yol kenarından topladığım nefis elmalar.


Kuşu' dan sonra benle sohbet etmek için önümde duran yerliler.


Kuşu-Selendi yolu.








Bu çeşmenin suyunun tadı, Derince-Çenesuyu' na çok benziyor.




Bu yörede üç tekerlekli motorsiklet kullanımı yaygın.



Geleceğin peribacalarından.




Şehirlioğlu' nda az sonra kapışacağım traktör.


Selendi.


Selendi-İzmir yolu yolu.



Uşak-İzmir karayolu.


Körez Köyü.


Körez Köyü çok misafirperver çıkıyor. Ismarlanan çaylar dışında bunlar da veriliyor. Çok sağ olsunlar. Kaşıkla kavun yendiğini ilk kez burada görüyorum.


---

5. Gün:

Yemek yediğim yerdeki oturma bankında orta rahatlıkta uyuyorum. Gece etrafta kirpilerin dolaştığına dair sesler algıladım. Toplantıktan sonra köyün arka taraflarındaki aa türü lav akıntısının yanına gittim. Ankara-İzmir anayoluna çıkıp Kula' ya doğru giderken kasklı ve turuncu yelekli ama yüksüz iki bisikletçi geldiğim yöne doğru gidiyorlardı. Kula'ya hiç girmedim. Kula rampası biraz terletti. Sandal Köyü' ne girince hoş sohbetlere kapıldım. Saraçlar' da hiç durmadım ve lav akıntılarının içinden geçmek için tarla yollarına girdim. Saraçlar çıkışında kepçesi karpuz yüklü bir traktörcüyle karşılaştım. Bana hemen orada bir karpuz kestiler. İki-üç karpuzu yanıma vermeye çalıştılar, ama romörküm yanımda olmadığından anca birini alabildim. Bol bol sohbet ettik v.s. Sağ olsunlar. Yol çok manzaralı olmasına rağmen zemin çok bozuk olduğu için (bazı yerlerde traktör zor gider) zor anlar yaşadığım oldu. Bu bölgede geçtiğim bir kaç kilometrelik arazi yolunu bozuk yol koşulları ve fotoğraf çekmek için zırt pırt durduğum için bir kaç saatte geçtim. Emre-Gökçeören yoluna zorlukla çıktım ve çok rahatladım. Bu yola çıktıktan sonra bir sinek grubu peşime takıldı. Aslında Kula' ya dönüp kargo vermeyi düşündüğüm için yardırmaya çalışıyordum ama bugün günlerden pazarmış. Öyle olunca rahatladım. Dik Gökçeören rampasından sonra İzmir yoluna tekrar kavuşurken ön lastiğimin yumuşadığını fark ettim. O kadar berbat yollardan geçtim ki bu zamana kadar pıstlamamış olması inanılmaz. Lastiği değiştirmekle uğraşmayıp şişirip yola devam ettim. Anayolda nefis asfaltta bir kaç kilometre indikten sonra Gülpınar-Kemaliye-Alaşehir yoluna saptım. Azıcık dik çıkıştan sonra nefis bir iniş döngüsü yaşadım. Kemaliye' de çocuklar önümü kesmeye çalıştı. Sonra köy meydanında kahvede durdum. Biraz atıştırdıktan sonra ön lastiğin tamamen indiğini fark ettim ve lastiği güç bela değiştirdim. Kemaliye-Alaşehir yolu hızlı geçti. Sultaniye üzümü bahçeleri güzel görünüyorlar. Alacakaranlıkta girdiğim Alaşehir İstasyonu pek tekin görünmedi. İstasyon Camii' nin görevlileri odunsu olduklarından beni kabul etmediler. Polis merkezini ararken  onlar beni buldu ve önümde durdular. Şehir merkezinde turist kılıklı birisi dolanırken yardıma ihtiyacı olabilir diye durmuşlar. Sağ olsunlar. Tam da lafın üstüne. Sonra beni şehrin göbeğindeki Pazar Camisi' ne yönlendirdiler. Sonra imamla da konuştum ve sorun yok çok şükür. Bu caminin imamı süper çıktı. "Paran var mı?" diye bile sordu. Çok sağ olsun. Burası büyük bir ilçenin göbeği olmasına rağmen negatif enerji almadım. Genede burada bu kadar ulu orta bir yerde uyuyacağımı anlasaydım başka bir köyde kalmaya çalışırdım.

Bugüne ait ilginç anlardan birisi koynumda yakaladığım bir arı imiş. Vayyy haylaz..

78.30 klm > 515.78 klm toplam.
14.84 km/h ortalama, 46.95 km/h en yüksek hız.

Körez' de sabah.







Körez bölgesinde gezerken.


Aa türü lav akıntısı tarlaları kaplamış.




Burası Etna' ya benziyor, ama Etna değil. :(






Ankara-İzmir yolu.




Kula.




Kula rampasını çıktıktan sonra.



Sandal Köyü.





Sandal-Saraçlar arası.







Saraçlar-Gökçeören arasındaki yol kesimi. Tarla ve arazi yolları, aa türü lav akıntıları, v.s.












Bu amcalar bana istemememe rağmen yol tarif ediyor, ama onları anlamamazlıktan gelecektim.









Bir kraterin içi tarlalarla donanmış.












Aa türü lav akıntısının içinden geçiyorum.









Buradan bir traktör bile zor geçer. Belki de geçemez bile. Ama ben geçerim.


Sanırım Emre Köyü.


Emre-Gökçeören-İzmir yolu yolu.







Ankara-İzmir yolu.



Kemaliye.




Kemaliye-Alaşehir yolu.





Alaşehir İstasyon.






Alaşehir-Pazar Camisi.




---

6. Gün:

Hatrı sayılacak kadar rahat bir uyku uyudum. Esnafla sabah sohbetleri ettim. Kargoyu gönderdim. Laf atangillerin eşliğinde Denizli yoluna çıktım. Sarıgöl yolunda birinci benzincinin marketi kapalıydı. İkinci benzincininki açıktı. Ondan 1 litre dondurma alıp orada yedim. Sarıgöl rampasını çıkamazsın edemezsin v.s v.s  v.s. demişlerdi. Aslında gerçekten dik, ama fazla zorlanmadım. Sıcak altında biraz yakıcı oldu. Tepede bir traktörcü yanıma yanaşıp hatrımı sordu. Bir çeşme başında mola verdim. O çeşmeyi yaptıranların cennete kadar yolları olsun. Hafif iniş-çıkışlar ve düzlüklerle biraz sıkıcı bir güzergah. Bünyan' a doğru kısa sayılacak dik iniş. Sonra düz hafif iniş kısımları. Denizli-İzmir anayoluna çıkıp, hazırlık çizgisi bağladıktan sonra Tosunlar' a girdim. Yemek molası verip hareket ettim. Kavşak çalışması sebebiyle tüm trafik bu köyün içinden geçtiği için kalabalık.

Sarayköy-Tosunlar' da bana sıkışık akıcı trafikte defalarca "hello, how are you v.s." deyip dikkatimi dağıtan damperli kamyon muavinine "yürü git işine ya" dedikten sonra "Türkmüydün ya? Allah belanı versin" cevabını almam.

Yukarıdaki muhabbetten sonra bir benzincinin yanından geçerken benzinci köpeği bana gelmeye başladı. Arkamdan gelen kamyoncu, kornayı basınca kendini tarlaya attı. Çizgi bağlayıp aynı yerden bir daha geçince köpekten eser yoktu. 

Yine Tosunlar' da bir grup çocuk beni turist sandı. Ben: "Boşuna ümitlenmeyin, ben turist değilim"
Çocuklar: "Allah belanı versin. Kaçmaaaa"

Tosunlar' dan sonra zevkli köy yollarından Pamukkale' ye doğru ilerledim. Develi girişindeki benzinciden ne olur ne olmaz izni aldım. Eğer yer bulamazsam oraya gideceğim. Develi girişindeki büfe "bu devirde kimse seni bedava yatırmaz" dedi, yanıtım "yatırır, köylerde olur" dedim ve köy meydanına geçtim. Orada muhtarın kardeşiyle tanıştım ve beni evlerinin olduğu sokağa götürüp sokağa çadır kurmama izin verdi. Evlerinin önündeki köpek çok vahşi idi. Neyse ki bağlıydı. Beni çaya davet ettiler, yedirdiler v.s.. Çok sağ olsunlar.

101.40 klm > 617.18 klm toplam.
16.37 km/h ortalama, 44.72 km/h maksimum hız.

Alaşehir' de sabah.




Bayat ekmeğimi yiyen dost. Turlarda hiç bir yiyeceği ziyan etmemeye çalışıyorum. Sadece ihtiyacım kadar satın aldığım için ekmek israfım düşük seviyede oluyor. Ekmeklerim bayatlarsa onları dostlarla paylaşıyorum.


Alaşehir' den çıkarken.


Alaşehir-Denizli yolu.



Normalde plana göre buradan sapıp Ödemiş' e gitmem gerekiyordu. Fakat zamanından önce gittiğim için planı değiştirip Denizli' ye doğru çizgimi bağlamaya gidiyorum.


Sarıgöl rampası.


Hatrımı soran traktörcü.






Çeşme başında keyifli mola. Çeşmenin arkası sidik kokuyordu. 





Alaşehir-Sarayköy yoluna devam.





Dik inişin başında Karayolları Genel Müdürlüğü adına çalışan Doğulu kamyoncularla sohbet. Hemen yan tarafta suyu buz gibi olan bir çeşme var.






Ahmetli.


Ahmetli-Develi arası.








Develi.


---

7. Gün:

Develi' de rahat gibi bir uyku uyudum. Sabah bulutsuz gökyüzünü kapalı hava sanınca bir anlığına korktum. Okula gitmek üzere hazırlanan çocuklardan birisi bana tepsiyle kahvaltı getirdi sağ olsun. Bana tahsis edilen damlama sulama hortumuyla kafamı yıkadım. Kahvede çay içtim. Pamukkale' ye gittim ve çizgimi bağladım. Asfalt kaplı olmayan arayolları da kullanarak Denzili-İzmir yoluna bağlandım. Anız ateşiyle katledilmiş tarlaları üzülerek gördüm. Anayola çıktıktan sonra yol hızlı geçse de çok monotonlaştı. Sarayköy' de mola verdim. Yamalak Köyü' nde anayoldan ayrılıp, köy yollarına girdim. Azizabat Köyü' nde çok iyi karşılandım. Muhtar kimliğimi istedi. Fakat onu İzmit' te unuttuğumdan, süresi geçmiş İtalyan oturma iznimin kimliğini verdim. Sabah İtalyan kimliğimi alacaktım. Muhtar 3 yumurta ve yoğurt getirdi sağ olsun. Bu köy, Abdülaziz döneminde kurulduğu için ismi Azizabat olmuş dendi. 

74.88 klm > 692.06 klm toplam.
18.29 km/h ortalama, 41.19 km/h en yüksek hız.

Develi' de sabah.


Teşekkürler kardeşim.







Develi-Pamukkale yolu.




Pamukkale.





Pamukkale-Denizli Çevre Yolu arası.






Denizli Çevre Yolu









Sarayköy molası.



Sarayköy-Buharkent yolu.







Buharkent-Azizabat arası.



Azizabat.


Azizabat' ta narlar harika. Tatlı nar nasıl seçeceğimi Azizabatlı birisinden öğreniyorum. Rengi kızarmamış olanlar tatlı oluyormuş.


Azizabat' ta akşam yemeğimi sivrisineklerle birlikte yiyorum.


---

8. Gün:

Rahat gibi bir uyku. Sabaha karşı biraz üşüdüm. Kahvaltımı narla yaptım. Bulaşıklarımı yıkadım. Bakkal çay ısmarladı. Yol zevkli. Hamidiye civarında zevkli bir stabilize yol vardı. Kısa süreliğine çıktığım Kuyucak-Tavas yolunda incir ziyafeti çektim. Yenipazar kasabası, kasabanın pazar günü olduğu için oldukça yoğundu. Burada alışveriş yaptım. Yol çok nefis. Köylerin içinden geçiyor ve çok sürükleyici. Kozalaklı' da da durdum. Son günlerde yediğim tuzlu kabuklu fıstık sebebiyle (ne tür tuz kullandılarsa artık) çatlayan ve acıyan dudaklarım için dudak kremi aldım. Gölhisarlı çocuklar çok şendi. Baltaköy giriş rampası kısa ama nefes kesiciydi. Markete uğradıktan sonra kahveci kardeş benim burada kalmamı önerdi. Notlarımı tutarken namazdan çıkan imamla görüşüp onay aldım. 

Kahvede sohbet ederken birisi bana "memleketin senin gibi canavarlara ihtiyacı var" dedi.
Kahveye bıçak satmaya gelen Denizlili bıçakçıya köylünün birisi "adam bisikletle geliyor o kadar yoldan, sen Denizli' den araçla geldin, fazla isteme :P" diyor. 
Kahveye gelen neredeyse herkes bana çay ısmarlayınca çaykolik oldum. Keza yol boyunca da çaya para verdiğimi hatırlamıyorum. 

Kahvede zaman geçirirken şarj, görüntü aktarımı gibi işleri de hallettim. Kendime ezogelin çorbası yaptım. 5 çayı zamanında fıstık ve nar yedim. 

Caminin tuvaleti çok pis ve kokuluydu. 

74.52 klm > 766.58 klm toplam.
19.77 km/h ortalama, 45.59 km/h en yüksek hız.

 Azizabat' ta sabah.




İncir ziyafetim sırasında. Bisikletimin burnunu geldiğim yöne doğru çevirmişim.


Yenipazar.






Dereköy' de köy kahvesi molası. Bana kahveli maden suyu ikram ediliyor.



Kozalaklı duruşum.


Gölhisarlı kardeşlerim.



Baltaköy' de akşam.





----------------------------------------------------- Bu blog sayfasında yer alan fotoğrafların telif hakları aksi belirtilmedikçe Baki Berk Kayalar' a aittir. Maddi amaç güden çalışmalarda izin almadan kullanılması telif hakları yasasına göre suçtur. Maddi amaç gütmeyen kullanımlarda ise kaynak belirtilerek yayınlanması önemle rica olunur. Aksi takdirde bu blog sayfasında yer alan fotoğrafların izinsiz kullanılması durumunda yasal işlem başlatılacaktır. Öneri ve destekleriniz için baymineral@gmail.com adresinden bana ulaşabilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu blog sayfasındaki tüm yazılı ve görsel materyallerin (sponsor ve kardeş site bağlantı logo ve yazıları ile gazete küpürleri hariç) telif hakları Bâki Berk Kayalar' a aittir. Kullanmak istediğiniz görsel ve yazılı materyal için baymineral@gmail.com adresinden Bâki Berk Kayalar' a ulaşabilirsiniz.

Saygılarımla.